Yapay Zeka ve Z Kuşağı Çağında
Neden Peloton Liderliği?
Yapay Zeka ve Z Kuşağı Çağında Neden Peloton Liderliği?
Dijital dönüşümün hızla yayıldığı ve yapay zekanın birçok operasyonel süreci üstlendiği günümüz iş dünyasında çalışma dinamikleri köklü bir değişimden geçiyor. McKinsey tarafından hazırlanan “The Economic Potential of Generative AI” raporunda, var olan yapay zeka ile çalışanların işlerinin % 60 ile %70’inin potansiyel olarak gerçekleştirebileceği belirtilmiş. Bu oranlara ulaşabilen şirketler, yapay zekanın otomatikleştirdiği işlerin dışında kalanları, daha üretken olabilmeleri için ekiplerin sorumluluğuna bırakıyor. Teknolojinin bu tetikleyici etkisi, yalnızca iş süreçlerini değil, organizasyonların yönetim yapıları ve liderlik anlayışını da yeniden tanımlamayı zorunlu hale getiriyor.
Bugün bir çok organizasyon, hiyerarşik yapı üzerine inşa edilmiş geleneksel yönetim anlayışını sürdürmeye devam ediyor. Özellikle pandemi dönemiyle değişen çalışma koşulları, bu yapıların sürdürülebilirliğini tartışacak hale getirse de birçok lider ve organizasyon, yeni bir yönetim modeli benimsenene kadar mevcut düzenle devam etmeyi tercih ediyor ya da buna mecbur kalıyor.
Özellikle ülkemizin koşulları göz önüne alındığında, bu değişimin farkında olmayan geniş bir kitlenin varlığı dikkat çekiyor. “Bizim işlerimiz zaten yürüyor” veya “Yıllardır bu sistemle başarıyoruz” gibi düşüncelerle hareket eden organizasyonlar, yakın gelecekte dijital dönüşüm ve yapay zekanın yükselişiyle mevcut konfor alanlarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacak.
Çalışan perspektifinden bakıldığında ise günlük işlerinin önemli bir kısmını yapay zeka araçları ile çözebildikleri görülüyor. Yapay zeka kullanımının üretkenliği hangi oranda artırdığı henüz ölçümlenemese de çalışanların asistan yapay zekayı işlerini kolaylaştıran iyi bir arkadaş olarak görmeye başladıklarını söyleyebiliriz. Bunun yanında, pandemi ile hayatımıza giren uzaktan çalışma ve hibrit çalışma modelleri, coğrafi olarak farklı yerlerde bulunan ekiplerin uyum içinde çalışmasını zorunlu kılıyor.
İş hayatındaki bu değişikliklere karşılık liderlerin ve organizasyonların uyum sağlayabilmesi geleneksel hiyerarşik sistemler veya lider odaklı yaklaşımlarla pek mümkün görünmüyor. Bu noktada geleneksel yapılarda gözden kaçan kritik soru gündeme geliyor.
Ekipler, başlarında lider olmadan işlerini yürütebilirler mi?
Bunun gerçekleşmesi Peloton Liderliği ile mümkün. Peloton liderliği, bireylerin ve ekiplerin karmaşık yapılardan sıyrılıp çevik ve esnek hareket etmesini sağlayan, yeni nesil bir organizasyon ve liderlik modelidir Bu yaklaşım, ekiplerin kendi başlarına hareket etmesini, karar almalarını teşvik etmesi yönünden hiyerarşik yapılara, giderek kendini yöneten takımlara dönüşme yolculuğuna rehberlik etmesi bakımından ise liderliğe yeni bir bakış açısı getiriyor.
Peloton Liderliğinin temel çıkış noktası, yapay zeka ve Z kuşağının beklentilerine cevap verirken, geleneksel yapılar ve sürekli değişen liderlik terminolojileri karşısında organizasyonlara gerçekçi bir farkındalık kazandırmaktır. Aynı zamanda bu model, geleneksel yapıları sorgulamaya başlayan ve nasıl hareket edeceğini bilmeyen karar vericiler için bir ilham kaynağıdır.
Peloton Liderliği Nedir?
Peloton liderliği, bisiklet yarışlarındaki pelotonun dinamiklerinden yola çıkarak, çalışanların problemlere karşı birlikte hareket etmesini, birbirine güvenmelerini, dayanıklı ve çevik ekipler haline gelmesini sağlayan yeni bir liderlik yaklaşımıdır.
Bisikletteki peloton yapısıyla birlikte, peloton liderliği bağlantısallık biliminin temel prensibi olan “Bütün, onu oluşturan parçaların aritmetik toplamından fazladır” felsefesiyle hareket eder. Bağlantısallık biliminin ışığında, bir pelotonun başarısı, takımdaki yalnızca en güçlü ya da en hızlı bisikletçiden kaynaklanmaz. Bisikletçiler, bir yarış sırasında bireylerin performans ortalamalarının üzerine çıkan bir güç oluşturur. Bu gücü sağlamak için ekip üyeleri arasında işbirliğini teşvik eder.
Peloton Liderliğini Anlamak
Dönüşümlü liderlik prensibine bağlı olarak sürdürülebilirlik liderlik anlayışını hedefleyen peloton liderliğinin merkezinde dört özellik yer alır.
1. Ekip dinamiğine odaklanma
Peloton liderliği, bireysel performanslardan ziyade ekip dinamiğine ve işbirliğine odaklanır. Liderler, organizasyonun ya da ekibin merkezinde olup onları yönlendiren değil, en iyi performansın ortaya çıkmasını sağlayan kişilerdir.
Liderlik statik bir rol değildir. Pelotonik lider, liderliğin ihtiyaçlara göre ekip içinde paylaşılacağını benimser ve herkesin farklı bir zamanda liderlik rolünü üstlenmesini teşvik eder.
2. Yetkinlikleri bütünleştirme
Bireylerin ve takımların birbirleriyle güçlü bir şekilde bağlantılı olmasıyla ilgilidir. Pozisyonlardan beklenen bireysel yetkinliklere değil, bireylerin güçlü yönlerinin tespit edilmesine ve bu yetkinliklerin yalnızca tüm ekibin yetkinlikleriyle bütünleştirildiğinde etkili olacağını vurgular.
Pelotonik Lider, ekip içindeki yetkinlikleri bir araya getirerek kolektif bir güç oluşturur. Böylece, kişiler arasındaki iletişim, güven ve iş birliği teşvik edilerek herkesin katkısı, takım veya organizasyonun hedeflerine entegre edilir.
3. Takım duygusu aşılama
Peloton liderliği, kurumsal hedeflere ulaşmada başarının bir yolu olarak çalışanlarda biz duygusu oluşturmaya çalışır. Kimin neyi kazandığına değil, ekibin kazanmasına bakılır. Bisiklet yarışlarında pelotonun rüzgâr direncini aşmak için birlikte çalışma prensibi gibi, ekip üyeleri iş birliği yoluyla daha büyük hedefleri gerçekleştirebilir. Ortak hedeflere ulaşmak için şeffaf iletişim, görev paylaşımı ve problemlere ortak bakış açısı ön planda tutulur.
4. Problem çözmede güç paylaşımı
Peloton liderliğinde karar alma gücü tek bir liderin elinde yoğunlaşmaz. Liderlik ve sorumluluk ekip içerisinde dağıtılır ve herkesin kendini önemli hissettiği bir yapı oluşturulur. Bu yapı sayesinde ekip üyeleri, kendi yetkinliklerini ortaya koyarken birbirlerinin katkıları da anlamlı bir şekilde bütünleşir.
Pelotonik lider, takım üyelerinin farklı bakış açılarının masaya getirilmesini teşvik eder. Tüm ekibin bütünleşik yetkinliklerine güvenerek, her birinin problemin gerçek nedenine odaklanmasını sağlar. Ekip içinde bilgi akışını ve güveni artırır ve böylelikle ekiplerin bağımsız karar alabilmesini hedefler.
Peloton Liderliği ve Hizmetkar Liderlik
Peloton liderliği, yapısı itibariyle hizmetkar liderlikle karıştırılabilmektedir. Bazı konularda benzerlikleri olmakla birlikte, hizmetkar liderlik yalnızca liderin yaklaşımına odaklanırken, peloton liderliğinde lider dahil tüm takım üyelerinin birlikte hareket etmesi esastır.
Peloton Liderliğinin Nitelikleri
Peloton liderliğinin yedi temel niteliği bulunmaktadır. Bunlar aşağıda özetlenmiştir.
a) İşbirliği
Pelotonik liderler, her bireyin ekibe katkısını sağlayacak bir ortamın oluşmasına dikkat ederler. Unvan ve rollerden bağımsız ortak bir amaç için bir araya gelinir.
b) Güven
Koşullar değiştiğinde bile ilerlemeye devam etmek, pelotonik liderlerin çalışanlarına güven vermesini sağlar. Pelotonik lider için güven, bağ kurabilmenin ilk yoludur.
c) Esneklik
Pelotonik lider, rüzgarın arkadan esmesini beklemez. Bu, işler yolunda gittiğinde ekibin durmayacağına ya da ekiplerin beklenmeyen durumlara karşı becerilerini ve uzmanlıklarını kullanacağına güvenin işaretidir. Ekip, planlı veya plansız her türlü değişime hazırdır.
d) Tutku
Pelotonik liderler, yalnızca bir hedefe ulaşmayı değil, hedeflere ulaşma yolculuğunu da anlamlı kılar. Ekibin enerjisini yukarı çekmek, her bireyin katkısını alabilmek için tutkuları kullanırlar. Çalışanların tutkularıyla hareket etmelerini sağlamak, zorlukların üstesinden gelebilecek azmi ve başarıyı sürdürülebilir kılacak kararlılığı kazandırır.
e) Bağlantısallık
Pelotonik liderler, organizasyondaki sorunlara yalnızca ilgili birimlerin değil organizasyonun genelinin ilgilenmesinin yolunu açacak kültürü inşa ederler. Farklı ekiplerdeki yetkinlikleri birbirine bağlayarak kolektif zekayı devreye sokarlar. Ekiplerin uzmanlıklarını doğru zamanda harekete geçirerek ve tüm parçaları bir araya getirerek ortak aklın oluşmasını sağlar. Ekipler sadece problemli çözmekle kalmaz, aynı zamanda çözüm sürecinde birbirine bağlı, daha güçlü bir yapı oluşturur.
f) Stratejik öngörü
Stratejik öngörüyü geliştirmek için pelotonik liderler ve ekip üyeleri, mevcut koşulları analiz ederek, henüz gerçekleşmemiş olaylara karşı karar almayı güçlendiren yöntemler kullanır.
g) Hizalanma
Pelotonik liderler, rüzgar direncine karşı pelotonun hızını ve yönünü koruyarak ilerlemesi gibi, birimlerin enerjisini ve yetkinliklerini organizasyonun ana hedefleriyle uyumlu hale getirmeyi amaçlar. Hizalanma ile ekiplerin arasındaki iletişim veya işbirliğinden kaynaklı sorunlar giderilerek, bütünlükle hareket edebilen bir kültür yaratılır.
Peloton Liderliğinin Faydaları
a) Hiyerarşiyi Esnetme
Pelotonik liderler, lider ile takım arasındaki bağlantıyı güçlendirip bilgi akışını hızlandırarak hiyerarşik yapıyı esnetirler, bu da liderlik pozisyonlarının daha esnek hale gelmesine ve daha çevik takımların oluşmasına yol açar.
b) Liderliğin gelişimi
Bir organizasyonda liderliğin sabit bir rol olmaması, ihtiyaç duyulan anlarda ve koşullarda takımdaki farklı üyelerin liderliği üstlenmesine olanak tanır. Böylece ekipler sıranın ne zaman kendine geleceğini bilecek şekilde başkaları tarafından yönlendirilmeye ihtiyaç duymadan kendi gelişimlerine önem verirler.
c) Daha dayanıklı ve güçlü takımlar
Pelotonik liderler ekiplerinde güven ve dayanışmayı teşvik ederek takım arkadaşlarının saygısını kazanırlar, bu da organizasyonun belirsizliklere ve değişen koşullara kaşı daha dayanıklı hale gelmesini sağlar. Takımlar, birbirlerinin gücünden yararlanarak zorluklarla daha etkili başa çıkabilirler.
d) İnovasyon odaklı kurum kültürü
Peloton liderliği, takım üyelerinin fikirlerini diğer ekiplerle paylaşmalarını teşvik eder. Farklı fikirlerin konuşulduğu ortamda, yenilikçi çözümler daha kolay bir şekilde üretilir. Pelotonik liderler, inovasyon odaklı kurum kültürünü güçlendirir ve geliştirir.
e) Çalışan motivasyonu
Peloton liderliği ağ kurmayı değil, bağ kurmayı önceliğine alır. Sürekli iletişim yoluyla kurulan bu bağ, organizasyonda güçlü ağların oluşmasını ve daha etkili işbirliklerinin yapılmasını sağlar. Bu anlayış, yapılan işin anlamını artırır ve çalışanların motivasyonu artar.
f) Bütünsel performans artışı
Pelotonik liderin, hedeflerin yanında bireysel yetkinlikleri bir araya getirerek kolektif zekayı oluşturması, kişisel ve mesleki gelişimi desteklemesi, çalışanların kişisel ve mesleki hedeflerini kurumsal hedeflerle uyumlu hale getirmesine olanak tanır. Bu uyum, bireysel becerilerden ziyade takımın bütünsel katkısının başarıya ulaşmasını mümkün kılar.